Viski içerken müzik dinlemeyi ne kadar çok sevdiğimi herkes bilir. Hatta eğer düzenli bir veviski.com okuyucusuysanız veya Instagram’da beni takip ediyorsanız paylaştığım müzik listelerine mutlaka denk gelmişsinizdir.
Geçtiğimiz günlerde uzun zamandır ilgimi çeken pikap kültürüne giriş yaptım. En büyük amacım Spotify kültürüyle birlikte hepimizin unuttuğu albüm almak, tüm albümü baştan sona dinlemek, bir plak dükkanına gidip saatlerce plak bakıp heyecanla eve giderek dinlemek gibi müziğin “ritüel” tarafını biraz daha fazla yaşamak ve müzikten daha çok keyif almak.
Pikap almanın açıkçası sandığımdan çok daha zorlu bir süreç olduğunu söyleyebilirim… Bu nedenle yaklaşık 1 aylık pikap araştırmalarımdan öğrendiklerimi bu hobiye başlamak isteyenlerle kısaca paylaşmak istedim. Yazımda pikap alırken dikkat etmeniz ve düşünmeniz gereken birkaç önemli noktayı özetlemeye çalıştım. Umarım bu paylaşımım sizlere yardımcı olur.
1. Merak & Heyecan:
Öncelikle gerçekten bu işe merakınız olduğundan, anlık bir heves olmadığından emin olun derim. Ciddi bir araştırma, bütçe ve heves gerektiren bir konuya/hobiye başlıyorsunuz. Hakkını verebilmek ve her şeyden önemlisi keyif almak önemli! Eğer yazımın giriş kısmında bahsettiğim ritüeller sizi heyecanlandırıyorsa, ilk adımı çoktan attınız demektir.
2. Bütçe:
Her hobide olduğu gibi bütçe en önemli faktörlerden. İşin çok detayına girmeden genel bir araştırmayla en bilinen markaların fiyatlarına bakın ve alt-üst limitli bir bütçe belirleyin. Ne yazık ki muhtemelen o bütçe aşılacak ama yine de bir rakam yol gösterici olacaktır. Bütçenizi yaparken sadece pikap değil, pikapla birlikte yapacağınızı diğer harcamaları da (hoparlör, amfi, yedek parça, aylık plak alımı vb.) düşünmelisiniz.
3. Yeni Pikap vs. Eski Pikap:
Antika dükkanlarını çok seven biri olarak ben öncelikle antika bir pikap almayı düşünmüştüm. Fakat ufak araştırma sonrası bunun biraz riskli olduğunu anladım. Eski bir modelde sorun yaşama riski daha yüksek. Eğer sorun yaşarsanız da parça bulmak ayrı bir dert.
4. Pikap Özellikleri:
Tüm teknik detayları belirtmem zor fakat 2 nokta önemli. İlki cartridge (kartuş), iğne (needle) ve kol (tone arm) kısımlarının kaliteli olması. Bunlar müzik kalitesini belirleyen en önemli kısımlardır. Kartuşun değişebildiği, kalın sağlam bir tone arm’un olduğu ve ağırlığın ayarlanabildiği bir pikap tavsiye edilir. Diğer önemli detay ise pikabın ağır sağlam gövdeli olması. Plastik malzemeli ve hafif olanlara çekimser yaklaşın.
Bu 2 detay dışında pikabın otomatik, yarı-otomatik veya manuel olması, doğrudan (direct-drive) veya kayışlı (belt-drive) olması, Bluetooth veya Usb özelliklere sahip olması gibi birçok farklı detay karşımıza çıkıyor. Bu özellikler biraz da tercih meselesi bu nedenle mutlaka olsun veya olmasın gibi bir yorumum bulunmuyor.
5. Amfili Vs Amfisiz:
6. Hoparlör:
Benim seçimim;
Ben uzun araştırmalar sonunda Fluance RT81’de karar kıldım. Açıkçası beni ilk cezbeden görüntüsü oldu. Ahşap gövdesi, kaliteli işçiliği, orta-iyi kartuşu ve ayarlanabilir tone-arm’ı kararımda etkili oldu.
Üzerinde durduğum diğer seçenekleri de araştırmanıza yardımcı olması adına paylaşıyorum:
- Audio-Technica AT-LP3BK, Sony PS-LX310BT, Audio-Technica AT-LP60XBT.
- Bunlar dışında araştırmam sırasında çok kez karşıma çıkan ve önerilen birkaç marka da şu şekilde:
- Rega, Pro-ject, Sony, Philips, Denon, Dual, Lenco, Pioneer, Technics.
Buraya kadar okuduysanız tebrikler, bu pikap işine gerçekten merakınız var demektir! Yani en azından ilk maddemiz tamamdır! Bu yazıyı sizlerle bir “meraklı/enthusiast” olarak paylaştım. Pikap konusunda kesinlikle bir uzmanlığım veya iddiam bulunmuyor. Amacım benim gibi ilk kez pikap alacaklara ufak bir yol göstermek. İşin daha da teknik detaylarına inmek isterseniz YouTube’da çok başarılı yabancı kaynaklar karşınıza çıkacaktır.
Bu yazı ilginizi çektiyse;
Merhaba,
yazınızı buyuk bır keyıfle ve merakla okudum ıyı kı de okumusum!cok yardımcı oldunuz tskler
Ben teşekkür ederim.