“Türkiye’de Neden Viski Üretilmiyor?” sorusu en çok aldığım soruların başında geliyor. Bu nedenle bu konuyu kısaca özetleyen bir yazı yazmak istedim.

Öncelikle, Türkiye’de viski üretimi konusunda herhangi bir yasal kısıtlama bulunmadığını söyleyerek başlayayım. Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu’nun (TAPDK) belirlediği yönetmelikler doğrultusunda ülkemizde viski  üretmek ve satmak tamamen yasaldır.

“Türkiye’de neden viski üretilmiyor?” sorusunun cevabını, TAPDK’nın 2002’de alkollü içki üretimi hakkında çıkarmış olduğu yönetmeliğe bakarak anlamak mümkün (Tüm yönetmeliğe ulaşmak için).

Yönetmelikte viski üretimi için gerekli olan tesis, ekipman, çalışan ve teknoloji gibi konulardan detaylı bir şekilde bahsedilmiş. Bizim sorumuzun cevabı ise aşağıdaki maddede gizli…

Tesisin Kapasitesi / Madde 9 – Bira ve şarap hariç alkollü içki ve alkol üretim tesisi, satışa hazır ürünler bazında “en az 1.000.000 litre/yıl üretim” yapmaya yeterli kapasitede projelendirilmelidir. Alkol ve alkollü içki üretim tesislerinde hammadde girişinden ürün çıkışına kadarki tüm aşamalar kütle dengesi açısından kapasiteye uygun olmalıdır.

Bu maddedeki “en az 1.000.000 litre/yıl üretim” kısmına dikkat çekmek istiyorum. Görüldüğü üzere, Türkiye’de viski üretimi yapmak isteyen bir üreticinin yılda en az 1 milyon litre viski üretecek kapasiteye sahip bir tesis kurması gerekiyor.

“1 milyon litre”nin ne kadar ciddi bir rakam olduğunu göstermek için, aşağıda dünyaca ünlü damıtımevlerinin yıllık üretim hacimlerini paylaşmak istiyorum.

  • Lagavulin: 1.400.000 Litre
  • Ardbeg: 1.000.000 Litre
  • Tobermory: 1.000.000 Litre
  • Cragganmore: 1.200.000 Litre
  • Oban: 670.000 Litre
  • Old Pulteney: 900.000 Litre

Gördüğünüz üzere, Türkiye’de viski üretimi için gereken kapasite, İskoçya’nın önde gelen birçok damıtımevinin kapasitesi ile aynı seviyelerde…

Şimdi Türkiye’de bir viski üreticisi olduğunuzu düşünün!

Türkiye gibi bir ülkede yüksek alkollü ve farklı kültüre ait bir içki üretmek istiyorsunuz. Bunun için öncelikle dev bir tesis (damıtımevi) kurmanız gerekiyor. Tesis için maddi/manevi ciddi bir yatırım yapmanız ve en önemlisi viski konusunda uzman bir ekip ayarlamanız gerekiyor.

Hali hazırda tesisi olan büyük üreticilerin de mevcut ortamda bu şekilde bir yatırıma girmesi birazdan bahsedeceğim nedenlerden ötürü ne yazık ki oldukça mantıksız.

Hepsini hallettiniz ve viski üretimine başladınız. Artık ürettiğiniz viskiyi satarak yatırımınızı çıkarabilirsiniz değil mi? Ne yazık ki henüz değil… Bildiğiniz üzere, imbiklerden çıkan alkollü sıvıya viski diyebilmemiz için en az 3 yıl meşe fıçılardan bekletmeniz gerekiyor.

3 yıl sonra ilk şişelemelerinizi yaptınız ve sıra geldi bu ürünü pazarlayarak tüketicilerle buluşturmaya. Ne yazık ki bu da o kadar kolay değil…

Alkollü içkilere uygulanan reklam yasağından dolayı markanızı tanıtmak ve duyurmak için çok az kanalınız olacak. Bu nedenle de, tüketiciler yıllardır raflarda görmeye alışık olduğu dünyaca ünlü markaların viskilerini almaya meyilli olacaklar.

Buna ek olarak, yaptığınız yatırımı çıkarmak için ürününüze koyduğunuz fiyat çok makul seviyelerde olmayacak ve çok daha fazla üretim yapan ve ürünlerini tüm dünyaya pazarlayan dev markalarla fiyat rekabeti yapmakta zorlanacaksınız…

Özetlemek gerekirse;

Türkiye’de viski üretimi için yasal bir engel bulunmasa da üretime geçebilmek için belirlenen minimum üretim kapasitesi ne yazık ki gerçekçi olmaktan çok uzak. Buna bir de piyasa şartlarını, reklam yasağını ve global markaların dominasyonunu eklersek, ülkemizde viski üretme işi pek mantıklı bir yatırım olmuyor.

Bu yazı ilginizi çektiyse;

Türkiye’nin ilk ve tek viskisi olan Ankara Viskisinin hikayesinin anlattığım ve tadım notlarımı paylaştığım yazıma göz atabilirsiniz. (Yazı için tıklayınız!)

Leave a Reply

Your email address will not be published.