Viskiye buz koyulur mu, koyulmaz mı? Aslında bu sorunun cevabı birçok viski sever için kısa ve nettir: Viskiye asla buz koyulmaz! Hatta muhtemelen başlığı okuyup içinden sinirli bir şekilde bu cevabı veren de olmuştur… Peki gerçekten bu kadar basit mi? Viskiye asla buz koyulmaz mı?

Kişisel tercihlerinize göre viskinize dilediğiniz şekilde buz koyabilirsiniz. Hatta dilerseniz soda, su, kola veya herhangi bir gazlı içeceği de viskinize koyabilirsiniz. Viskisini bunun gibi farklı şekillerde keyifle içen birçok viski sever var. Bu nedenle bu kişisel tercihlere “yanlış” demeyi pek doğru bulmuyorum.

Bu yazının amacı bu tercihlerin doğru ya da yanlışlığından öte, viskinin tadına nasıl etki ettiklerini sizlerle paylaşmak olacak.

Viskiye buz koyduğunuzda ne olur?

Öncelikle, viskinize buz attığınız zaman içkinizi sulandırmış olursunuz. Böylece viskinin alkol miktarı önemli ölçüde azalmış olur. Buzun erimesini de hesaba katarsak viski giderek sulanır ve viski tadı azalır.

Viskinin karakteristik özelliklerinin burun ve damakta belirgin şekilde algılanabilmesi için en ideal ısı oda sıcaklığıdır. Viskinize buz koyduğunuz zaman, buz aniden viskiyi soğutur ve bazı notaların açığa çıkmasını engeller. Örneğin, bir Glenlivet 15’ten almayı beklediğiniz parfümsü, meyvemsi notaları, bu viskiye buz koyduğunuz zaman aynı yoğunlukta almanız mümkün olmaz. Ya da yoğun turba ve isli kokusuyla meşhur Lagavulin’e buz koyarsanız, burunda bu notaları çok daha az alırsınız.

Viskiye su koyduğunuzda ne olur?

Viskiye buz koymak yukarıda bahsettiğim gibi viskinin karakterinde bulunan bazı özellikleri götürebilir. Su ise tam tersi… Eğer viskinize birkaç damla su damlatırsanız, viski içerisinde bulunan bazı moleküller kimyasal reaksiyona girer ve hem burunda hem de damakta farklı notalar ortaya çıkar. Bu yöntem ile sek viskiden alamadığınız rahiyaları ortaya çıkarmak ve viskinin bambaşka karakterlerini keşfetmek de mümkün.

Suyu viskinizde yeni rahiyalar keşfetmek amacına ek olarak bir amaç için daha kullanabilirsiniz, alkol miktarını azaltmak. Bazı viskilerin alkol oranları standart olarak gösterebileceğimiz 40%-43% seviyelerin biraz üstünde oluyor. Bu tür viskilerde birkaç damla su alkolün yakıcılığını azaltacaktır. Böylece daha kolay içimli bir viski elde etmiş olursunuz ve viskinin aromaları daha rahat alabilirsiniz.

Özellikle viskiye yeni başlayanlar için bu metodu tavsiye ederim. Sadece yüksek alkol oranına sahip viskileri değil, tüm viskileri birkaç damla su ile denerseniz burun ve damağınızın viskiye alışmasını kolaylaştırmış olursunuz. Belki de bu şekilde viski hakkında “çok sert, çok yakıcı, tadı güzel değil” gibi ön yargılarınızı da kırabilirsiniz.

Benim tercihim genelde viskiyi sek içmektir. Özellikle malt ve kompleks harman viskilerde sevdiğim notaları yok etmesi ya da azaltması sebebiyle buzu pek tercih etmiyorum. Fakat eğer yeni bir viski deniyorsam önce sek tadıp, sonrasında birkaç damla su ile viskinin değişen karakterini deneyimlemek çok keyifli oluyor.

Buzla ile iyi giden viskilere gelecek olursak, Bourbon, Rye ve Tennessee viskilerini buzla gerçekten çok yakıştıyorum. Özellikle havaların ısındığı ve malt viskilerin ağır geldiği yaz aylarında buzlu bourbon’ların içimi çok keyifli oluyor.

İrlanda viskilerine dair “İrlanda’da bir erkeğe iki şey yapılmaz: karısına bakmak ve viskisine buz atmak…” gibi iddialı bir deyiş olsa da, İskoç viskilerine kıyasla daha hafif tat profillerine sahip İrlanda viskilerini de zaman zaman buzla tercih ettiğim oluyor.

Özetle,

Yazının başında da söylediğim gibi viskiyi ister buzlu, ister buzsuz, ister birkaç damla su ile, ya da isterseniz kola ile tercih edebilirsiniz. Burada doğru ya da yanlış yoktur. Viski bir keyif içkisidir ve önemli olan viskiden en çok nasıl keyif alıyorsanız o şekilde içmenizdir!

Sláinte!

Bu yazı ilginizi çektiyse;

Viski hakkında diğer temel bilgiler için…